Çeşit çeşit

ÇEŞİT ÇEŞİT Eğer dünyada tek bir dil konuşulsa ve tek bir millet olsa güzel olur muydu sizce? Dünyada Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre 208 ülke ve 7000 in üzerinde dil konuşulmaktadır. Âdem ve Havva’nın çocukları dünyanın her yerine yayılmış, önce toplumları sonra milletleri yaratmışlar. Hep merak etmişimdir insanlar oturdukları bölgelere göre mi fiziksel özelliklerini almışlar diye? Bu derin bir araştırma konusu olabilir ve bu konuda uzman olan arkadaşlardan cevabını öğrenmek beni mutlu eder. Ama genellemelere bakarsak az güneş gören soğuk ülke insanlarının daha açık renk ten, saç ve gözleri olduğunu görüyoruz. Çok güneş alan bölge insanlarının tenleri, saç ve göz renkleri daha koyu oluyor. İnsanlar hep kendinde olmayanı istedikleri için farklı fiziksel özellikleri olan insanlara imreniyorlar. Esmer tenliler sarışınları, sarışınlar kumral ve esmerleri çekici buluyorlar. Ayrıca çekik gözlüler, kalkık burunlular, çilliler, ince uzunlar, siyahîler ve daha niceleri çok farklı bulunuyor bizler tarafından. Dünyadaki bütün milletlerin dilleri, dinleri, kültürleri, adet ve gelenekleri, milli giysileri birbirinden farklı ve bu ne büyük bir zenginlik değil mi? Doğayı incelediğimiz zaman bütün yaratılanlarda bir çeşitlilik var. Onun için milletler, dinler, diller de farklı olmuş. Niye? Cevabı çok basit! Dünyada yaşayan 7,753 milyar insanın birbirleriyle etkileşim halinde olması ve birbirinden görerek her şeyi öğrenmesi için. 1887 yılında Polonyalı göz doktoru Ludwik Lejzer Zamenhof tarafından yapay bir dil yaratıldı, biliyorsunuz.. Adı ESPERANTO! 1905 yılında Ludwik’ik yayımladığı Esperanto’nun Temelleri kitabında dilin yapısı ve kurallarını izah edilmiştir. Amacı herkes tarafından kullanılacak ve iletişim zorluklarını ortadan kaldıracak ortak yapay bir dil yaratmaktı. Ama Latin alfabesinden uyarlanan ESPERANTO uluslar arası iletişim dili olma amacına ulaşamamıştır. Esperanto’nun dışında başka yapay diller de oluşturulmuştur. AL BAKİYYE, BALEYBELEN, ELFÇE, IDIOM NEUTRAL, IDO DİLİ, INTERLINGUA, NOVIAL gibi… Bunu biliyor muydunuz? 2003 Eurovision Şarkı yarışmasında Belçika’yı temsil eden Urban Trad grubu Sanomi adlı parçasıyla Eurovision tarihinin ilk uydurma dil şarkısını seslendirerek 2. Olmuştur. Yapay diller gruplara ayrılmış; Mühendis dilleri, Yardımcı diller, Sanatsal diller, Öncül diller, Sonrasıl diller, Kişisel Yapay Diller, Gizli Yapay Diller, Hayali Yapay Diller gibi… İnsanlar bütün bu dilleri hayatı ve iletişimi kolaylaştırmak için yapmışlar. Ama bana göre orijinallikten uzaklaşmamak lazım. Evet örneğin Çince, Japonca, Rusça, Arapça, Fransızca öğrenmesi çok zor diller ama yine de insan ister ve azmederse öğrenebiliyor. Bu diller kültürlerinin izlerini taşıyorlar ve öğrenmek insana çok fazla zenginlik kazandırıyor. Ayrıca beynimizin gelişimi için de güzel bir aktivite.”Bir dil bir insan, çok dil çok insan”,diyorlar ki bu çok doğru! Yani bana göre iyi ki bu kadar çeşitli dil var dünyamızda. Hayat böylece daha çok anlam kazanmış oluyor. İtalyanca, İngilizce, İspanyolca, Rusça benim en sevdiğim diller. Ya adet ve gelenekler, yöre dans ve milli kıyafetleri ve mutfak kültürleri? Hepsi birbirinden farklı ve güzel. Bir İskoç erkeğinin etek giymesi, Hintlilerin parlak renkli kıyafetleri, Çinlilerin ipekten yapılmış, orijinal kıyafetleri ve güzelim Anadolu halkının muhteşem motif ve renklerden oluşan etnik kıyafetleri! Görüyorsunuz ya kostümler, insanlar, diller, kültürler ne kadar zengin, farklı ve güzel! O halde ne yapıyoruz? Bütün bu güzellikleri keşfetmek ve öğrenmeye devam ederek, dünya insanı oluyoruz. Bütün dil ve kültürlere saygı ve sevgi duyuyoruz. Bizim Serdar Taştanoğlu başkanlığındaki bu koroda olmamızın amacı da bu! Bizler Dünya Etnik Müzik korosuyuz ve her dilden şarkı söylüyor, mümkün olduğunca bu dillerin konuşulduğu şehir ve ülkeleri ziyaret ediyor ve kültürlerini öğreniyoruz. Bize bu imkânı sağlayan Serdar ve Aysel Taştanoğlu’na teşekkür ediyor, saygılarımızı sunuyoruz. SEVGİLERİMLE, SAYGILAR Suna Selma GÜLGÜDEN 08.11.2021

2 Yorum

Ayla

Ayla

08 Kasim 2021
Size katılmamak mümkün değil. Teşekkürler bilgilendirmeleriniz için.
ERTUĞRUL ÖZBAĞ

ERTUĞRUL ÖZBAĞ

08 Kasim 2021
Suna hanım yine çok güzel ve ihtisası olan bir konuya değinmiş, Dillerin evrimi insan türünün yaklaşık 50 bin yıllık bir evrimi sonucu ortaya çıkıyor, müzik ise rüzgarın sesi ,ağaç ve ormanların sesi, denizin dalgalarının sesi, kuşların ve çeşitli hayvanların sesi nin insan ruhunda bunları duygular ile birleştiren iletişimin bir sonucu ,dil ise insanlığın ilk kullandığı aletlerden başlayarak günümüzde de devam eden bir süreç, bence devam ediyor ,ihtiyaçlar annenin çoçuğuna öğrettiği kelimelerin bir dizin haline gelmesi alfabenin ortaya çıkması da çok önemli ,evrenimizde yalnız mıyız ?birbirimizi anlamamız için cep telefonuna bir program yükleyerek ,en çok kullanılan 10 dilin tercümesi yapılabilinir mi? sanırım insanlık bu yönde ilerleyecek,ne dersiniz....

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri