KÜÇÜK MUTLULUKLAR

Aslında mutlu olmak çok da zor değil. Yaşadığımız ve nefes aldığımız her ana şükredip, anı yakalamak gerekiyor. Çoğu kişi hayatı dram haline getirerek yaşar. Elbette herkesin hayat boyu yaşadığı dramlar var ama bu olayları genelleştirmemek, aksine hayatı komedileştirmek gerekiyor. Evcil hayvanı olan insanlar bilirler;evcil hayvanlar insanı hep gülümsetir.Çünkü çok sevimli hareketler yaparlar.Arkadaşım Paul hocanın evde beslediği kedisinin banyo kapısının üstünden, tam Paul hoca banyoya girerken üstüne atlaması gibi..(Bu biraz da korkutucu olabilir bazen.) Benim pet shop’ a üzülerek geri verdiğim minik kaplumbağanın minik bir taş üzerindeki verdiği pozlar, uykusu geldiğinde aynı insan gibi boynunu sarkıtıp ara ara sallanarak kendine gelmesi gibi…Bu örnekler çoğaltılabilir.Aslında hayatımız bir komedi.Bunu görmek lazım.Ben bir minibüste giderken bile önü kazılmış,engebelerle dolu bir marketten eli torbalarla dolu bir şekilde çıkmaya çalışan birisinin düşmemek için yaptığı çabalara bakıp sadece bir dakika boyunca sessizce gülebiliyorum.Tabii ki bir başkası da aynı durumda olan bana gülebilir.Çocukların hep mutlu olmasının nedeni,iki dakika önce ağlayan bir çocuğun 5 dakika sonra gülmesi hep anı yaşamasından kaynaklanıyor. Evet, komedi her zaman var hayatımızda. Benim çocuklar küçükken hep dilime dolanmış, söylediğim bir kalıp vardı.İşaret parmağımı öne uzatıp,diğer parmaklarımı yumruk yapar ve havada sallayarak,’Bak şuraya yazıyorum,sen böyle yaparsan bu olacak, şu olacak!’Bu deyişi o kadar tekrarlamışım ki bir gün oğlum,Murat havaya bakarak,’anne yazacak yer kalmadı,nereye yazıyorsun’ dedi.O anda gözlerimden yaşlar gelene kadar güldüm.Başka bir gün de aşırı bir kızgınlık anımda ağzımdan çıkan,’seni eşek sudan gelene kadar döverim’ lafı üzerine yine oğlum,’ya eşek sudan gelmezse,anne’ diyerek beni bir dakikada yumuşatmayı başarmıştı.Yine aynı şekilde bir gün çok fazla şey istediklerinde,’Yeter artık gak deyince su, guk deyince yemek’ dedim.Bir an suskunluktan sonra oğlum, ’Guk anne Guk!’, diyerek hepimizi güldürmüştü.(Şunu da belirtmek isterim ki ben çalışan bir anne olduğum için elbette çok zor zamanlar yaşadım).Aslında gülmek vücut için son derece faydalı bir şey.Güldüğümüz zaman mutluluk hormonları çalışıyor ve daha sağlıklı çalışıyor organlarımız.Aslında hepimiz ömür boyu organlarımızla iyi iletişimler kurmak zorundayız.Sağlıklı olmak ruhumuzla,aklımızla ve organlarımızla gerçekleştirdiğimiz bir ekip işi.Onun için hepsine iyi bakmalıyız ve gülmeyi onlardan esirgememeliyiz.Kızım,Didem’in de babasının dökülmüş saçlarını yana doğru alıp,şişman göbeğine ellerini vurarak onun gibi konuşma taklidine hepimiz çok gülerdik.(Bu arada eşim seyrelmiş saçları ve hafif göbeğine rağmen çok yakışıklıdır,yanlış anlaşılmasın).. Ayrıca sınıfta öğrencilerimin yaptığı anlık şakalara da gülmemek elimde değildi. Tahtaya döner yazı yazarken onlara çaktırmadan çok güler, sonra yüzümü onlara hiç gülmemiş gibi dönerdim, disiplini bozmamak için. Bu arada kızım okulda öğretmenlerinin özellikle yapmalarını istedikleri kendi taklitlerini bize evde de yapardı. Aslında gülmek bedava bir şey; halk arasında ‘Bir gülmek bin pirzolaya bedeldir’,deyişi çok yaygındır.

Otobüslerde de en kalabalık, zor anlarda bile komedi yaşanır. Bir gün kulak misafiri olduğum bir öğrenci-kalabalıkta o kadar sıkışmıştı ki-yanındaki arkadaşına,’Oğlum ben kendi durağımda pek inebileceğimi zannetmiyorum. Onun için herhalde son durağa kadar gideceğim!’ dedi. Bu bana o anda çok komik geldi. Gerek ses tonundan gerekse de çok yakından tanıdığım ve psikolojilerini çok iyi bildiğim gençlerden biri; bir liseli genç olduğu için, herhalde. Başka bir gün en arkadan binen bir yolcu öne gönderdiği akbil’i gelmeyince öyle kızdı ki, ağza alınmayacak laflar etti.O anda oturma şansına kavuşmuş olan ben arkaya bakıp da insanların tıkış tıkış haline bakınca,hafifçe gülmeden edemedim.Aslında bu sorunlar elbette ciddi sorunlar ve hepimizin de başına gelebiliyor.Hepimizin bildiği şöyle bir deyişle konuyu kapatmak istiyorum; ’Güleriz,ağlanacak halimize’ Gülmenin hayatımızdan hiç eksilmemesi dileği ile herkese bol gülücüklü günler diliyorum! SEVGİLER; SAYGILAR!

Suna GÜLGÜDEN

25.12.2020

5 Yorum

Nilgün tezer

Nilgün tezer

26 Aralik 2020
Samimi yazınızı beğendim. İnsanların gülmesinin beyin kimyasını değiştirdiğini ve olumlu etkilendiğini biliriz ama herzaman uygulayabilirmiyiz?
Ümran özbey

Ümran özbey

27 Aralik 2020
Suna hanım yazdığınız gibi hayat akışında rutin işleri azap haline getirmeyip eğlenceli tarafından baksak zor olan şeylerin hiç öyle olmadığını anlardık. Ama tabii bunları sonra dönüp geçirdiğimiz zamana pencereden bakinca görüyoruz.
Didem

Didem

27 Aralik 2020
küçüktük miniciktik, anılarımız geçti gözümün önünden. yazmaya ve anıları ölümsüzleştirmeye devam anneciğim.
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

27 Aralik 2020
Suna hocam tam da sizin yaşam felsefenize uygun bir konu seçmişsiniz sizi gülmeden gördüğümü hatırlamıyorum Gülmek size çok yakışıyor ve çevrenizi de güldürüyorsunuz Allah yüzünüzden tebessümü eksik etmesin hikayeleri yazışınızdaki beceri süper tebrik ederim yeni hikayelerinizi merakla bekliyoruz 2021 yılının hepimize sağlık huzur vemutluluk getirmesini dilerim
Suna Gülgüde

Suna Gülgüde

28 Aralik 2020
Herkese çok teşekkür ederimmm!!

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri