Akşam Reşit hocanın restorantında bu sefer bu muhteşem konseri kutlamak üzere bir araya geldik. İlk kez “Boğma rakı“ ile o gece tanışmış oldum. Bizim alışkanlığımızdan farklı olarak sek, küçük bir likör kadehi ile fondip şeklinde içiliyordu. Rakı içenlere tavsiyem Prizren e yolları düşerse güvenli yapıldığına emin oldukları boğma rakı bulurlarsa sakın kaçırmasınlar. O kadar muhteşem ki asla çarpmıyor, rezil etmiyor. Bu ikinci Prizren seyahati Prizrenli dostlarımızın artmasına katkıda bulunmuştu. Bu vesile ile Reşit hocanın ailesi çocukları torunları, Dernek Başkanı Birsen hanımın çocukları, torunları, Ata kadınları korosunun tüm üyeleri Reşit hocanın değerli eşi Güner Kruezi'yi, Turkan Volkan'ı, Lütfiye Santır'ı, Figen Kazaz'ı, Naşide Dadıhak'ı, Sadiye Turtulay'ı, Elvan Salay'ı, Naşide Alaybeg'i, Severcan Kongo'yu, Ayeta Danyol'u, Meseret Lokvica'yı, Didar Diday'ı, Suzan Kasımbeg'i, Fatıme Vezgıs'i, Fahire Osmani'yi, Mevlüde Derviş'i, Fikriye Kervan'ı, Emel Ceskoy'u, Asena Kantarcı'yı, Sabriye Seydula'yı, Ata kadınları korosunun neşe kaynağı koronun görsel çekimlerini yapan emekli öğretmen Şeref Toçilla'yı, Müzisyen Nevzat Şundo yu, eşi Birsen hanımı, Bestekar Agim Fişer'i, Meseret Jakup u, Sokol Abdulgani'yi, Belkıs Gota'yı, Fikret Menekşe'yi, Reyhan Kantarcı'yı, Bahriye Umerovski'yi, Türk kültürünün Prizren deki okulu ve hemen hemen tüm müzisyenlerin yetiştiği, geliştiği kültür yuvası Doğruyol Derneğinin Başkanı Bülent Ermus u, Reşit hocanın galeri restorantında canlı müzik yapan muhteşem sesi ve inanılmaz türkü repertuarı olan Şevki Kazaz ı anmadan geçemeyeceğim.
Konser sonrası bir sürprizle karşılaştık. Ata kadınları bizim için komşu Arnavutluk a gezi düzenlemişlerdi. Gezilecek yerlerin Dürres liman kenti ve Başkent Tiran olduğunu öğrenince hepimiz heyecanlandık. Yıllar önce Denizcilik sektöründe görevliyken Dürres şehrini Limanını biliyordum. Bir süre Dürres Limanına ait hesapları kontrol etmiştim. O zaman sadece bir isimden başka hiçbir şey ifade etmeyen bu şehri, gün gelmiş dünya gözüyle görebilecektim. Prizren den Dürres yaklaşık iki saat sürüyordu. Sakin sevimli bir sayfiye şehriydi. Şehri dolaştıktan sonra öğle yemeğimizi bir mütevazi balık restorantında aldık. Böylece Dürres in çok taze balıklarının tadına bakmak kısmet oldu.
Dürres ten sonra yaklaşık otuz dakika uzaklıktaki Başkent Tiran a geçtik. Tiran henüz gelişmekte olan ancak doğasının korunması ve tarihi eserlerinin öneminin bilincinde bir şehirdi. Otobüsümüzle bir şehir turu yaptıktan sonra şehri panoromik seyretmek üzere şehrin en yüksek kulesinde yer alan kafeye gittik. Orada hem istirahat ettik hem de Tiran ın panoromik fotoğraflarını çekme fırsatı yakaladık.
Bu ikinci konser sonrası bu güzel dostlarla yaşanan mutluluk Prizren de noktalanmıyordu. Herkesin bu bilmesi sevgi ve dostluğun kalıcılığını sağlıyordu. Dernek başkanı Birsen hanımla oluşturduğumuz projeye göre bu iki kadın korosunun bir sonraki konseri İstanbul da gerçekleşecekti. Yine herkes heyecanlıydı. Bu kez bizler Kosovalı dostlarımızı misafir edecek olmanın, Kosovalı dostlarla yine Atatürk ümüzün ruhunu şad edecek olduğuna inandığımız bir konserin daha yaşanmasına devam edecek olmanın heyecanı içindeydik. Bu güzel Atatürkçü insanları en iyi şekilde ağırlamalıydık. Dernek yönetimi olarak ne yapabileceğimizi planladık.
Konseri Maltepe de verecektik. Kosovalı dostlarımız ekonomik olarak bizler gibi rahat hareket etme kabiliyetine sahip değillerdi. Kosova nın ekonomik değerleri paralelinde yaşamlarını idame ettirmek zorundaydılar. Bu nedenle uçak yolculuğu üç yıldızlı otellerde konaklama gibi hususlar onlar için yüksek maliyet oluşturan giderlerdi. Bu durumun bilincinde olduğumuzdan bu bizlerden daha sosyal, modern, eğitimli ama gelirleri düşük dostlarımıza nasıl destek verebiliriz arayışına geçtik. Taleplerimiz sadece onlara iki gece için kalacak yer ve akşam yemeği ile araç verilmesiydi. Birkaç bin lira ölçeğinde oldukça mütevazi taleplerdi. Bu konuda birçok kapıyı çaldık. Özellikle herkesin aklına ilk gelecek yerlere yazılı başvurduk. Kosova da gerçekleşen Atatürk ana temalı konserimize ait görselleri ortaya koyduksa da ne yazık bu konuda hiç destek bulamadık. Bu olumsuzlukların detayını burada anlatıp sizleri üzüp hatta kızdırmak istemediğim için bu konudaki bilgi belge ve detayları ilerde anlatmak üzere bu hakkımı mahfuz etmeme umarım anlayış göstereceksiniz.
Sadece şunu ifade etmek isterim ki Ata kadınlarının kendi çabaları sonucu Pendik Belediyesine ulaşıp durumlarını ifade etmeleri üzerine Pendik Belediyesinin onlara kucak açıp konaklama ve iaşe konusunda gerekeni yapıp, onları mutlu ettiği ipucunu verebilirim.
Maltepe de gerçekleştirdiğimiz ortak konserde bir öncekini aratmayacak kadar muhteşem geçti. Hepimiz o kadar mutluyduk ki buna ait duyguları anlatmak gerçekten olanaksız. Nihayet bizlerde geniş katılımlı final yemeği gerçekleştirerek Kosovalı dostlarımızla unutulmaz bir geceye daha imza attık.
Aradan bir yıl geçmişti. Bir Televizyonda “Sanata hizmet edenler '' programının yapım ve sunumunu gerçekleştiriyordum. Bu programda yer vermek istediğimi ilettiğim Reşit Hoca teklifimi kabul edince o sırada bulunduğumuz İtalya dan, Hırvatistan a geçip Reşit hoca ve ailesi ile birlikte bir haftalık unutulmaz bir tatil geçirdik. Bu tatile ait anıları “Efe, Venedik–Trieste–Rijeka-Zagrep '' başlıklı yazımda anlattığımı bir kez daha vurgulamak isterim. Bu tatilde Reşit hocanın kayınbiraderi Değerli Güner hanımın kardeşi Denis ve eşi Suzanla tanışmıştık. Bu güzel çift ile de dost olmuştuk. Bu yazıyı kaleme aldığım Ocak 2019 ayında Denis in elim bir trafik kazasında vefat haberi gerçekten bizi çok sarstı. Bu vesile ile Denise bir kez daha Tanrıdan rahmet, Suzan a ve çocuklarına sabırlar diliyorum.
Selse de geçirdiğimiz tatil sırasında Reşit hoca bu kez bana bir teklif sunmuştu. Kosova ya dönünce orada 50. yıl sanat jübilesini yapacağını, bu Jübile konserin sunumunu yapıp yapmayacağımı sormuştu. Ben de cevaben; Bu hususta böyle bir görevin şahsıma verilmesinin çok önemli paye olduğunu ve bu görevden büyük mutluluk ve gurur duyacağımı '' ifade ettim. Aradan sanırım bir kaç ay geçmişti ki Reşit hocadan gelen telefon daveti bu jübile konserin gelecek ay olacağı bildiriliyordu. Konserde eşim Aysel hanım ve Serra Ulu hanım Reşit hocaya ait ikişer eseri seslendirecek, ben de hem sunumu gerçekleştirecek hem de bir kaç eser seslendirerek katkıda bulunacaktım. Reşit hoca bu görevlerimizdeki konfor için her detayı hazırlamış ve uçak biletlerimizi göndermişti. Müthiş bir davetti hem çok değer verdiğimiz Reşit Hocanın önemli jübilesin de yanında olacak ve o gecenin önemli görevlerini ifa edecek ve de çok sevdiğimiz Prizren e ve değerli dostlara yeniden kavuşacaktık.
Reşit Hocanın jübilesi tam ona yakışır ve hakkını teslim eder bir şekilde başladı. Önce muhteşem resimlerinden oluşan sergisi Kosova nın ileri gelen protokolünce açıldı. Açılış konuşmasını Reşit Hocanın kadim dostu Balkanların önemli Ressamı olan arkadaşı Ethem Baymak gerçekleştirdi. Ethem beyle Reşit hocanın mekanında tanışmış, ne kadar entelektüel ve Kültürümüze hizmet çabasında bir sanatçı olduğunu öğrenmiştim. Prizrene bayılıyordum. Her yerinden aşık olduğum iki konu olan Resim ve Müziğe ait çok değerli şahsiyetler fışkırıyordu.
Jübile konseri tam üçbuçuk saat sürdü. Bu törende Prizren deki tüm sanatçı ve dostlar görev almıştı. İşte bu birlik ve beraberliğe o kadar hayran kalmıştım ki dayanışma ruhu müthişti. Rakip sayılacak konumdaki dernekler, korolar, müzisyenler herkes ya davetli ya törende görevliydi. Birden İstanbul da faaliyet gösteren korolar, dernekler ve başarılı faaliyette bulunanlara diğerlerinin yaptıkları, saldırıları, küçümsemeleri, karalamaları, kıskançlıklar aklıma geldi.
Sanırım bu törenin en önemli ve ağırlıklı görevlerinden biri bana verilmişti. Törenin uzunluğuna rağmen seyircinin sıkıldığına dair bir emare olmaması, katılımcıların motivasyonunu artırıyordu. Buradaki eğitim seviyesi ve sanat müziğe verilen değer üst düzeyde olduğundan asla o ambiyansı bozacak davranış sergilenmezdi. Aysel hanım ve ben gerek icra ettiğimiz şarkılar ve sunum nedeni ile büyük takdir gördük. Böylece bu güzel gece bizler için unutulmaz gün ve gecelerin yer aldığı anı sandığımızda yerini almış oldu.
Prizren e tekrar kavuşunca lezzet duraklarını ziyaret etmeden asla geçemezsiniz. Şehir merkezindeki köftecilerden herhangi birine girseniz bile muhteşem köfteleri bulabilirsiniz. Biraz soruşturursanız en iyilerin iyisini kolayca bulabilirsiniz. Ancak kaldğımız “Theranda '' otelinin tam karşısındaki pastaneye olan hayranlığım bir başkadır. Burada özellikle sabahları yemeye doyamayacağınız kıymalı, peynirli, patatesli veya ıspanaklı börek çeşitleri ile sütlaçı, triliçesi, tulumba tatlısı ve ekler pastalarının lezzeti muhteşemdir. Fiyatları önceden bilmiyorsanız masaya gelen adisyonun gerçek olup olmadığını anlamak üzere birkaç kere bakmak zorunda kalabilirsiniz. Bu fiyatların doğruluğuna emin olunca garsondan “dolaptaki tüm tatlıları masaya getir '' diyebilirsiniz.
Bu arada Prizren Türkleri ile ilgili öğrendiklerimi ve kişisel tespitlerimi paylaşmak isterim. Osmanlının Balkan seferleri sırasında buralara getirilmiş olan Türkler kimliklerini çok iyi muhafaza ettikleri gibi yetenekleri ve mücadeleci yapıları ile genel Kosova nüfusuna oranla azınlık olmalarına rağmen Türk dili diğer azınlık dilleri içinde en önemli ve kullanılır dil olmuştur. Türkler özellikle dilimizi koruma adına büyük çaba sarfetmekte birbirleriyle ve aile içinde Türkçe konuşarak dilimizi yaşatmaya devam etmektedirler. Oysa daha bir kuşak öncesi Avrupa ülkelerine gitmiş olan soydaşlarımızın çocukları ve torunlarının dilimizi unuttup konuşamadıklarını veya gururla o ülkenin dillerini konuşmalarına hem üzülmüş hem de çok tepki göstermişimdir.
Şehir Türklüğünü, camileri, köprüleri, saat kulesi, türbeleri ve mahalle isimleri ile korumaktadır. Günümüzde halen Terzi mahallesi, Atık mahalle, Körağa Mahallesi, Hoça mahallesi, Muhacir Mahallesi, Kaçanik mahallesi, Yeni mahalle isimli mahalleler ile Şehrin etrafında Bülbül deresi, Tuzsuz, Varoş, Ortakol, At meydanı, Seyreklik, dutluk, Dalgın baba, Topuklu, Maşatlık gibi alanlar Türk isimleri ile anılır. Hiç sokağa çıkmadan bahçelerden tüm mahallenin dolaşılabileceğini öğrendiğimde resmen içim acıdı. İstanbul da asansörde bile birbirine selam vermeyi esirgeyen komşuları biran için buraya toplayıp, getirip “ Komşuluk ve medeni olma “ adına eğitimine tabi tutmayı çok arzuladım.
Prizren Türkleri ile ilgili başka bir şahsi kanaattim, Prizren Türklerinin Osmanlı zamanında Karadeniz den getirilmiş olmaları ihtimalidir. Zira gerek fizyolojik benzerliklerinin yanısıra kullandıkları “ Cittim, Celdim, Uşak '' gibi kelimeler ve Karadeniz insanımızın şivesine sahip olmaları bendeki kanaati oluşturmuştur.
Ülkemizde Sanat ve Halk müziği dallarında üretkenliğin keskin düşüşüne şahit olurken Prizren deki müzik ve sanat insanlarının tüm olanaksızlıklarına rağmen yılmadan üretmeye çaba sarfetmeleri takdire şayan davranış olduğunu aynı amaca hizmet eden biri olarak gururla takip etmekteyim. Ayrıca oralarda bestelenip oldukça meşhur olan ezgilerin yurdumuzda hala tanınmaması üzerinde düşünülmesi gereken önemli bir konudur.
İşte bu güzel insanların yaşadığı ve asla kimliklerini ve Türk ün adını yücelten başta Atatürk ü unutmadıkları ve Kültürümüze nasıl katkıda bulunuruz sorusunun getirdiği sorumluluk bilinci ile göstermiş oldukları başarılar nedeni ile her biri birer kahramandır. Her biri PRİZREN KAHRAMANIDIR.
Serdar Taştanoğlu
Dragos Musıki Derneği Başkanı
06 Şubat 2019 Çarşamba
Yazarın Diğer Makaleleri
- 21 Haziran 2024 CAIRO CONCERT AND TRAVEL NOTES
- 18 Temmuz 2023 MASAL DİYARI JEİTA BEYRUT ANILARIM
- 29 Mayis 2023 HÜLYA, BOĞA KUYRUĞU KEBABI VE DON KİŞOT-2
- 02 Mayis 2023 İSTANBUL ANILARIM IV
- 02 Mayis 2023 İSTANBUL ANILARIM III
- 19 Eylul 2016 BİR HASTAYI KURTARDINIZ
- 05 Ekim 2022 BİR KURABİYENİN PEŞİNDEN
- 05 Agustos 2022 KIBRISLIM, AŞKIM (Ömer Lütfi Taştanoğlu Anısına)
- 07 Mayis 2022 CANIM ANNEME VEDA
- 13 Ekim 2021 İNGİLTERE ANILARIM 1
- 20 Mayis 2021 AZERBAYCAN ANILARIM 4 BAKÜDE SON GÜNLER
- 10 Mayis 2021 AZERBAYCAN ANILARIM 3 TARİHİ TÜRK ŞEHRİ ŞEKİ
- 16 Nisan 2021 BİZİMKİ BİR AŞK HİKAYESİ
- 18 Mart 2021 AZERBAYCAN ANILARIM II BAKÜ
- 08 Mart 2021 AZERBAYCAN ANILARIM I
- 17 Ocak 2021 HIZIR
- 03 Agustos 2020 AHMET, FRANSIZ GUYANASI VE KİBİR
- 12 Temmuz 2020 KEMER
- 03 Temmuz 2020 KORKU ,ÖZÜR, SELAM
- 28 Haziran 2020 SİYAH KOT
- 13 Haziran 2020 SARI, KOCA GÖBEK, SARIEFE VE PUDİNG
- 05 Haziran 2020 NEFES ALAMIYORUM I CANT BREATHE
- 04 Haziran 2020 ÇEVRE BIKMADAN USANMADAN DÖVDÜK ONU HEM DE EVİRE, ÇEVİRE
- 31 Mayis 2020 BU GÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM
- 18 Mayis 2020 18 MAYIS KIRIM SÜRGÜNÜ ANISINA
- 16 Mayis 2020 TANRININ TÜRK MİLLETİNE LÜTFU
- 20 Nisan 2020 KOMPOZİT
- 27 Mart 2020 SICAK LAHMACUNLAR
- 12 Aralik 2015 Şefkati дядя (русская версия)
- 27 Aralik 2016 OUR PASCAL
- 06 Subat 2019 PRİZREN KAHRAMANLARI II
- 30 Ocak 2019 PRİZREN'İN KAHRAMANLARI I
- 27 Agustos 2018 HOŞGELDİN BABACIĞIM II
- 14 Temmuz 2018 HOŞGELDİN BABACIĞIM I
- 14 Mayis 2018 İSTANBUL ANILARIM IV
- 13 Nisan 2018 İSTANBUL ANILARIM III
- 09 Ocak 2018 İSTANBUL ANILARIM II
- 02 Aralik 2017 İSTANBUL ANILARIM I
- 26 Agustos 2017 CAN ÇEKİŞEN ADA ATLARI...
- 21 Agustos 2017 DESPİNA, EVDOKSİYA, ANASTASYA, KATRİN, MARİ,BAJRAKLI CAMİJE
- 04 Agustos 2017 KAPTAN MR. DİK
- 20 Temmuz 2017 HVALA SARAYBOSNA
- 06 Mart 2017 HÜLYA, BOĞA KUYRUĞU KEBABI VE DONKİŞOT 1
- 20 Aralik 2016 ŞİŞLİLİ TALİN'DEN … TALİNDEKİ MARİKA'YA
- 28 Kasim 2016 PERSONEL ÇALIŞTIRMAYAN GÖZDE OTEL
- 21 Ekim 2016 KRALİÇE'NİN BALIĞI-2
- 14 Ekim 2016 KRALİÇENİN BALIĞI
- 19 Eylul 2016 BİR HASTAYI KURTARDINIZ
- 05 Eylul 2016 MEZARLIKTA HATIRA FOTOĞRAFI
- 20 Agustos 2016 EVİMİZ MÜSAİT BURADA KALIN.
- 06 Agustos 2016 BİSİKLETLİ MİLLİ EĞİTİM BAKANI VE SARHOŞ GEYİKLER
- 15 Temmuz 2016 ALEPPOLU İSMAİL
- 27 Haziran 2016 BURADA KALSANIZ OLMAZ MI ?
- 30 Mayis 2016 OTOBÜSTEN AŞAĞI İNSİN...!
- 30 Nisan 2016 MR BENTHEİM VE SAADET ABLA
- 02 Nisan 2016 MASAL DİYARI JEITA
- 13 Mart 2016 CANIM ANNEME VEDA....
- 05 Mart 2016 DUBLİN'DE YANIK SESLİ KIZIMIZ ASLI STOKES
- 15 Subat 2016 EFE, VENEDİK-TRİESTE-RİJEKA-ZAGREP
- 27 Ocak 2016 MR FESSBENDER
- 22 Ocak 2016 ÖN YARGI
- 12 Ocak 2016 VANLI GÜZEL KARDELEN
- 03 Ocak 2016 ZEYTİNBURNULU AUDREY ALANYALI PHİLİP
- 27 Aralik 2015 BİZİM PASCAL
- 17 Aralik 2015 RESİM ÖĞRETMENİM
- 12 Aralik 2015 ŞEFKATİ AMCA
- 05 Mart 2016 MUSIKİ DERNEKLERİNİN SORUNLARI 1
Henüz Yorum yok