CAHİT

       ÖZÜR…    

Tam kapısının önünden geçerken seslendi  ”Cahiiiit”. “Efendim, acelem var  ne oldu?“    Masasından kalkıp kapıya yöneldi. Cahit soru dolu gözlerle bakıyordu. Derin bir nefes aldı “ben artık seninle konuşmayacağım, görüşmememiz lazım“ dedi. Tepkisini beklerken Cahit sadece “ tamam “ dedi ve yürümeye devam etti. Sormamıştı bile nedenini. Üstünden bir yük kalkmış gibiydi. Masasına oturduğu zaman içinde bir burukluk hissetti. Ama doğrusunu yapmıştı elbette. Olması gereken buydu.

      Cahit ile üniversiteden arkadaştılar. Kendisinden bir sene önce başlamıştı. Diğer öğrencilerden biraz daha olgun gösteriyordu. Okula ilk başladığı gün koyu renk takım elbisesi ile ortalıkta dolaşırken, öğrenciler saygıyla davranıyor, “ hocam “ diye hitap ediyorlardı. “ Ne kadar genç bir öğretim görevlisi “  diye düşünmüştü ilk anda. Ertesi gün anlamıştı ki aslında bir öğrenciydi. Arkadaşları ile yeni gelen öğrencilere şaka yapıyorlardı. İlerleyen zamanda şakacı öğrenciler arasına kendisi de katılmıştı. Güzel bir arkadaş grubu oluşturmuşlardı. Yıllar içerisinde paylaşımları çok olmuştu arkadaşları ile. Dersler, sınava çalışmaları, okuldan kaytarmalar, aşk hayatları, aile durumları…   Hep iç içe yaşamışlardı neredeyse her şeyi.  

      Okul bittikten sonra Cahit işe başlamış ve ilk fırsatta aynı iş yerine kendisini de almıştı. Birimleri farklıydı ama her gün görüşme imkanları mevcuttu. Fakülteden ortak arkadaşları zaman zaman ziyaretlerine geliyorlardı. Sanki okul hiç bitmemiş gibi hissediyordu bazen. İki sene kadar sonra hayatına birisi girmişti. Birlikte  iş yapılan başka bir firmanın elemanı idi. Hem iş hayatının özelliklerini biliyordu, hem de ortak birçok arkadaşları vardı. Biraz kıskançtı sadece. "Beni tanıdıkça bu huyunu değiştirir" diye düşünüyordu. (Şimdi ise hiç kimsenin aslında değişmeyeceğini öğrenmiş bulunmaktaydı.) Bir gün tartışma sırasında elindeki anahtarlığı almış yere fırlatmıştı. Kırılınca çok üzülüp  ”onu bana yaş günüm de ,Salih almıştı, neden kırdın?“ diye sinirlenmişti. Aldığı cevap daha da sinirlendirmişti. “ Biliyorum zaten onun için kırdım, benden başka kimsenin sana bir hediye verme hakkı olamaz." Nişanlanmadan önce bu kadar fevri davranışlarda bulunduğunu görmemişti. Tepki verdiği kişi yıllarca birlikte okuduğu, zaman içerisinde birçok şeyini paylaştığı, “ kız  sen çok zillisin, sana ancak bu yakışır “ diyerek doğum gününde çan anahtarlık hediye eden Salih ‘ti. Kardeşi, dostu, can arkadaşıydı. Ne yapacağını bilemez haldeydi. Cahit ile ilişkisini bitirmesini söyledikten  kısa bir süre sonra bunu yaşaması  bazı şeyleri  masaya yatırmasına sebep olmuştu. "Cahit için söylediklerini kabul etmesem, şimdi bu şekilde davranamazdı. Yapacaklarının yolunu açtım. “ diye düşünerek tedirgin oldu. 

       Birkaç gün sonra nişan yüzüğünü geri verirken, düşüncelerini ortaya koyarak, gelecek için endişelerini dile getiriyordu. Bir anda karşısındaki kişi hıçkırıklara boğularak ağlamaya başlamıştı. “Lütfen bunu bana yapma, seni çok seviyorum. Haklısın bazen kendimi tutamıyorum. Bana şans tanı, bunlara bir daha maruz kalmayacaksın“ .  Pişman gibi gözüküyordu. Seviyordu da.. İnandı söylediklerine

       Eşi değişmemiş, hayatı zindan etmişti. Büyümeye başladığı zaman kızına da aynı şekilde davranmaya  başlaması bardağı taşırmış ve hayatından çıkarması için bir neden daha oluşturmuştu.  

         20 seneden sonra Salih ile Cahit’i ziyarete gittiler. Rahatsızlandığını duymuşlardı. Badireler atlatmış, ameliyatlar geçirmiş  sağlığına kavuşmuştu. Tek bir hasar vardı, birçok şeyi unutmuştu geçmişle ilgili. Yıllar sonra karşılaştıklarına çok sevinmişti Cahit. Hiç beklediği gibi tepki vermemiş, aradan geçen yılları yok saymış, bıraktıkları yerden devam etmişlerdi. Sabaha kadar sohbet etmişler, doyamamışlardı.  Kendisi için en zor kısım Cahit’ten özür dilemek olmuştu.  Bir hiç uğruna dostluklarını sonlandırdığı için affetmesini istemişti. Yıllar önce üstünden bir yük kalktığını düşünürken aslında koca bir yükün altına girdiğini fark etmemişti. 

    Cahit  sevgi dolu gözlerle bakmış, “ hatırlamıyorum öyle mi olmuştu? Olsun şimdi buradasın ya “ diyerek ellerini tutmuştu. 

 

Ayla BEŞER

22.05.2020

11 Yorum

AYSEL KİLECİ

AYSEL KİLECİ

22 Mayis 2020
Hayat böyle ziyan olan dostluklarla ve zaman kayıplarıyla dolu,herkes aklı başında olsa ne güzel olur hayat...
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

23 Mayis 2020
Ayla hanım ben artık bulmaca çözemiyorum sizin hikayelerinizdeki konuları ancak çözmeye çalışıyorum çan anahtarlığı alan Salihi kıskanan isimsiz eş kızını da kıskanıyor hafızasını kaybeden Cahit'in sevdası falan birbirine bağlayacağım inşallah tebrikler başarılar
Aysel Taştanoğl

Aysel Taştanoğl

23 Mayis 2020
Ayla hanımcım sürükleyici hayat öykülerinden birini daha keyifle okudum. Tebrikler..
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

23 Mayis 2020
Ayla hanım yazılarınızı hevesle bir solukta okuyoruz ve çarçabuk bitiveriyor Sonra hikayedeki kişileri anımsıyoruz ve hikayeni yeniden baştan okuyoruz ve tekrar düşünceye dalıyoruz bulmacayı çözmeye çalışıyoruz hoş oluyor tebrikler
Ayla

Ayla

23 Mayis 2020
Halit bey, Cahit ve Salih ile ilgili sadece dostluk duyguları var. Aşk yok. Eşin kıskançlığı ve kadının o andaki basiretsizliği dostluğa sekte vuruyor. Kıskanç eş kızı içinde aynı kıskançlıklarla huysuzluklar yapınca kadın dayanamayıp ayrılıyor. Ve yıllar sonra eski dostunu ziyarete gidip özür diliyor.:)
Ceyda Çiltaş

Ceyda Çiltaş

23 Mayis 2020
Herkesin hayatinda bir Cahit olmuştur mutlaka .Çok güzel bir hikaye, keyifle okudum, yüreğinize sağlık Ayla hanım. .
Suna Gülgüden

Suna Gülgüden

23 Mayis 2020
Ayla hanımın yazı stilini çok beğeniyorumm. Gerçekten çok komplike ve değişik hayat hikayeleri yazıyor. Her seferinde acaba yeni hikaye ne olacak diyorumm!! Sürükleyici, okuyucuyu düşündüren ve akıcılığıyla hemen etkileyen yazılar!! Çok teşekkürler ve tebrikler!!!!
Gülten Aydeniz

Gülten Aydeniz

23 Mayis 2020
Karmaşık duygular içinde okudum. Hayati olduğu kabul edip eğilmek mi ? Yoksa üstüne gitmek mi ? Çok insani bir davranış. Çok teşekkürler canım arkadaşım.
Ayla

Ayla

23 Mayis 2020
Teşekkür ediyorum ilgi ve yorumlarınıza:)
Nurdan Erakıncı

Nurdan Erakıncı

23 Mayis 2020
Ayla hanım hikayeleriniz çok hoşuma gidiyor, yine keyifle okudum. Sevgiler,
Necla Taş

Necla Taş

27 Mayis 2020
Cahit oldukça olgun davranışta bulunmuş, çok güzel, yüreğine sağlık, tebrik ediyorum

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri