HULAHOP

 

Hulahop ile ilk kez o zaman tanışmıştı. Annesi kendisini teyzesine bırakmış, ağabeyi ve teyzesinin oğlu ile Samsun’a gitmişti. Gidiş nedenini bilmiyordu. Sadece döndüğü zaman hepsi kapkara olmuştu, annesinin sırtı güneşten soyulmuş, sanki  sıkıntılarını da  o arada soyup atmış  gibi dinlenmiş gözüküyordu.  Gelirken neredeyse mahallenin tüm çocuklarına ve tüm kuzenlere hulahop almıştı. Bir de ayağa takılıyordu. Plastik bir halka, ucunda plastik bir top ip atlar gibi zıplayıp, topu ayağın altından geçiriyordu. Lak lak ise ayrı zevkti. O yaz çok hareketli geçmişti.

       Sonrasında o coşkuyu bir daha yaşayamadı. Yaz tatili bitip evlerine dönmüşler babasına kavuşmanın mutluluğunu yaşamıştı. Neredeyse iki aya yakın bir süre evden uzak kalmışlardı. İlk kez bu kadar uzun süren bir ayrılık yaşanıyordu. Babası kendine göre kuralları olan bir insandı. İki ay boyunca hiç ses çıkarmadan bu ayrılığa razı olması ilginçti aslında. Ama çocuk aklıyla daha fazlasını sorgulamaya gerek görmemişti. Nihayetinde kuzenleri ve arkadaşları ile eğlenceli bir yaz geçirmişler ve sonunda da evlerine dönmüşlerdi.5. sınıfa başlıyordu. Başarılı bir öğrenci sayılırdı. Okul ve dersler hususunda hiç üzmemişti ailesini. Abisi kendisinden 5 yaş büyüktü. Tek olumsuz tarafı futbol aşkıydı .Aslında sorunsuz, normal bir aile yapısı  içindeydiler. Komşuları, arkadaşları, sosyal etkinlikler ile günleri geçiyordu. Yaşadıkları yer bir kasaba idi. Babası  tapu müdürü idi.” Büyük şehirden sıkıldım, daha sakin bir hayat istiyorum” deyip, annesinin de onayı ile tayin istemiş ,bu şirin  kasabaya gelmişlerdi 2 sene önce. Annesi normalde ev hanımı idi. Ancak buraya geldikten sonra okul aile birliğinde aktif rol oynamış, kermesler, yemekler, geziler derken yoğun bir hayatın içinde bulmuştu kendisini. Sevilen, sözü geçen,  akıllı bir kadındı.

       O yaz eve döndükten sonra bir değişiklik olduğunu fark ediyordu aslında ama ne olduğunu bir türlü çözememişti. Günlük hayatlarında önemli bir farklılık yoktu.

      Bir akşam babası hepsini bir araya topladı “ Çocuklar benim tayinim çıktı. Adana’ya gidiyorum. Ancak sizin okulunuz olduğu için, yarıda kesmek istemiyoruz. Anneniz ve siz okul bitene kadar burada kalacaksınız” dedi. Annesinin suratına baktı bir an, hiçbir tepki yoktu. Üzülmüş gibi gözükmüyordu.

     Abisi “ tamam, iyi bir karar almışsınız. Okul takımındayım biliyorsunuz. Oradan şu an ayrılmam mümkün değildi zaten “ diye olumlu yaklaşımını belli etmişti.  Babasını o hafta sonu yolcu etmişler ve günlük yaşantılarına geri dönmüşlerdi.

      Aradan 1 ay geçmiş babası hiç gelmemişti. Annesine sorduğu zaman” işleri çok yoğun, en kısa zamanda gelecek, sizleri çok özlemiş diyordu. “

  Okulun ilk yarı yıl tatilinde  abisi ile Adana’ya babalarının yanına gitmeleri için karar almışlardı. Annesi “ benim İzmir’e gitmem gerekiyor, biliyorsunuz dedeniz biraz rahatsız. Siz babanızı ziyaret ederken ben de aklım sizde kalmadan dedenizi ziyaret edeyim ” diye teklifte bulunmuştu. İki kardeş hiç itiraz etmeden kabul etmiş ve yolculukta nasıl zaman geçireceklerinin hesabını yapmaya başlamışlardı.

     Şimdi geriye dönüp baktığında o günlere, annesinin ne kadar metanetli, sabırlı ve idareci olduğunu bir kez daha görüyordu.

   Adana’da onları çok büyük bir sürprizin beklediğini bilmeden, otogarda kendilerini karşılayan babaları ile sarmaş dolaş oldular. Bir müddet sonra babasının tedirginliğini hissetmeye başlamıştı. Havadan –sudan,  okuldan, arkadaşlardan ,futboldan konuşarak eve varış sürecini tamamlamışlardı. Annesini hiç sormamıştı babası. Onlar zaten sürekli olarak konuştukları için gerek kalmadı diye düşünmüştü.

“Canım hoş geldiniz “ .

İki kardeş , kapıda kendilerini kucağında küçük bir bebek ile karşılayan  bu hanıma şaşkınlıkla bakıyorlardı.

       Annesinin Samsun’a gittiği yaz öncesinde babası “ bir ilişkisi olduğunu, bu ilişki neticesinde yeniden baba olacağını ve  ayrılmak istediğini belirtmiş.” O yaz yaşanan tüm normal dışı davranışların sebebi bu imiş. Ve Adana tayini öncesinde annesi ve babası boşanmış, babası yeniden evlenerek  kendisine eşi ve çocuğu ile yeni bir hayat kurmuş. Her iki taraf çocuklara bu durumu açıklamaktan kaçınmışlar.

          O sene Adana dönüşü ve daha sonra da   hiç kimse bu konu ile ilgili olarak konuşmadı. O küçük kasabada annesi ve abisi ile hayatlarına devam ettiler.

Ayla BEŞER

24.12.2020

4 Yorum

Ümran özbey

Ümran özbey

24 Aralik 2020
Çocuğun yerine geçip olaya baktığınızda hayatının bir an şekil değiştirmesinde ne hissederler, düşünürler anlamak tamir etmek zor.
Suna Gülgüde

Suna Gülgüde

25 Aralik 2020
Hsyatta insanın başına her şey gelebiliyor. Bütün bu zorlukları atlatmak için Allah herkese güç, kuvvet ve sağlam dostluklar versin. Akıcı bir dille yazmışsınız, TEBRİKLER!!
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

25 Aralik 2020
Ayla hanım bu çocuklara haber vermeden bu boşanma olur mu ya ben şok olduğuma göre çocuklar ne oldu bilemedim yine beni şaşırttın ya helal olsun sana bakalım yeni hikayende ne görücez tebrikler
Nurdan Erakıncı

Nurdan Erakıncı

10 Ocak 2021
Aile olmak çok güzel ama böyle bir durumda da bir aile mutlu iken diğer aileyi de altüst edip, yıkıcı olabiliyor maalesef. Hayat işte herşeyi yaşayıp, görebiliyor insan. Çok güzel bir hikaye olmuş Ayla hanımcım, kaleminize sağlık. Bu arada hulahop çocukluğumun vazgeçilmezi idi, yürürken bile sürekli onu çevirirdim :)) Sevgiler,

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri