DOĞUM GÜNÜ..

DOĞUM GÜNÜ..

Gece yarısı çalan telefonun sesiyle bir an irkildi, sonra çokta önemsemedi. Eşinin işi itibari ile sık sık böyle telefonlar alabiliyorlardı. Eşi birkaç dakika sonra odaya döndüğünde "baban biraz rahatsızlanmış gitmemiz lazım "dedi. Nedense çok panik yapmamıştı.  Böbrekleri rahatsızdı babasının, iki kere ameliyat geçirmişti. "Yine böbrekleri tuttu, hastaneye kaldırdılar herhalde "diye düşündü. Haziran ayı idi. Kalktı beyaz üzerine siyah puantiyeli etek ve bluz giyindi. İnci küpeleri takmayı unutmadı. Hastanede babasının yanında şık olmalıydı.

Takside eşine bir kere daha sordu "söylemediler mi ne olduğunu ?" "hayır komşu aradı , sadece babanın biraz rahatsız olduğunu belirtti.   Gidince öğreniriz "dedi. Yol çok uzun sürmemişti güneş doğmak üzereydi, sabahın erken saatinde yollar boştu.

   Apartmanın kapısında taksiden indiğinde bir anda içine bir ateş düştü. Merdivenden ikinci kata çıkarken ağlama sesleri duyduğunda her şeyi anlamıştı. İçeri girdiğinde babası salonun ortasında yerde yatıyordu, annesi, teyzesi komşular ... Hiç kimseyi görmeden babasının yanına gitti. Üzerini örtmüş beyaz çarşafı açarak yüzünü bir müddet seyretti ve yanaklarından öptü. Ağzından dökülen kelimeler "sana bir torun veremedim "olmuştu. Halbuki sadece sekiz aylık evliydi. 

   Annesi halen babasının öldüğüne inanamıyordu 

32 yıl geçmesine rağmen her anı tek tek hatırlıyor, her duyguyu yeniden yaşıyordu. Halbuki ertesi gün doğum günüydü. Babası işten çıktığında doğum gününü kutlamak için ona gelecekti. O seneden sonra doğum gününü kutlamak onun için eziyet haline gelmişti.

 Aradan geçen yıllar içerisinde annesi babasının ölümünü  hiç kabullenemedi. Ezanın başlama saati ile fenalaşan babası ezan bitene kadar ruhunu teslim etmişti. Daha öncesinde ne bir hastalık ne bir şikayet ...Böyle ölümler giden için temizlik kalan içinse hep keşkelerle  dolu bir hayata sebep oluyordu. 

 O gün gelmişti yine .... Bir buruk doğum günü daha,gözünden yüreğine akan yaşlar .. Dışarıdan gözüken gülen gözler, atılan kahkahalar....

Seni seviyorum babacığım...

Ayla BEŞER

04.06.2020

4 Yorum

Sonay Ovissi

Sonay Ovissi

04 Haziran 2020
Ayla hanimcim Nasil duygulandim bir bilseniz ben sadece baba sozcugunu biliyorum babami ne tanidim ne gordum.Sizin paylasiminizi okurken o anlari sanki ben yasadim.Emeginize saglik.Rahmete eren tum babalarida saygiyla aniyorum.Mekanlari cennet olsun.
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

04 Haziran 2020
Ayla hanım merhaba yine hüzünlendik ama teselliden başka yapacak birşey yok ölmüşlerimizi hatırladık hepsine Allahtan rahmet olsun ayrıca doğum günün kutlu olsun yeni yazılarını bekliyoruz
Suna Gülgüden

Suna Gülgüden

04 Haziran 2020
Bütün rahmetli babalarımız nur içinde yatsınlar. Baba demek güç demektir, sizi koruyan, kollayan demektir. Bizleri okutan, hayata hazırlayan babalarımızın hakkını ne yapsak ödeyemeyiz!! Elinize sağlık! Çok etkilendim!
Nurdan Erakıncı

Nurdan Erakıncı

04 Haziran 2020
Ayla hanımcım, uzun zamandır baba hasreti çeken biri olarak, yazınızı gözlerim yaşlı okudum. Emeğinize sağlık. Tüm rahmetli babalarımızın mekanları cennet olsun. Sevgiyle kalın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri