SONUMUZ NERDE BİLEMEYİZ

SONUMUZ NERDE BİLEMEYİZ ? Herkese bir bahane uydurmuş yalnız kalmak istemişti.Arkadaşları ile sık sık gittiği meyhanede bu sefer tek başınaydı. Arkada yavaş yavaş Münir Nurettin çalıyordu. Burayı en çok bu yüzden seviyordu aslında. Huzur doluydu. Garson “ hayırdır abi bu akşam yalnızsın, takım ekmiş seni “ dedi gülümseyerek .”Böyle icap etti” diye cevapladı sakince. 60 yaşına gelmişti, hatta geçiyordu. Bugüne kadar çok kötü olmayan bir hayat yaşamıştı.Eşi, çocukları, torunu. İş hayatı başarılı geçmiş, emekliliğin tadını çıkarıyordu. Yazları kaçıyordu ege kıyılarına, kışın arkadaşları, hobileri zaman su gibi akıp gidiyordu. Ki onunla tanışana kadar. Bir akşam yine bu meyhanede içerlerken masadaki arkadaşı “ Melek kız ne işin senin var burada “ diye seslenmiş, 45 li yaşlarda,hoş bir hanım “ aaaa Nuri abi” diye şaşırmış, hemen gelip sarmaş dolaş olmuşlardı. Bir arkadaşının doğum gününü kutlamaya gelmişler. Sigorta işi ile uğraştığını masadan ayrıldıktan sonra arkadaşı belirtmişti. “ Halis sen arabayı sigortalamak istiyordun, hizmet ayağına geldi. Şu kıza bir faydamız dokunsun “ diyerek aracı olmuş, tanıştırdıktan sonra “hadi hayırlı olsun bakalım yeni müşterin” diyerek Melek’in yanağından bir makas almıştı. İlerleyen günlerde irtibat kurmuş arabanın sigorta işini halletmişlerdi. Ciddi tavırlı, seviyeli, işinde başarılı olarak tanımlayabilirdi Melek’i. Bugün burada kendisini sorguluyordu.Hep mutlu olduğunu ,hayatının bir çok kimseye nazaran çok başarılı olduğunu düşünürdü. Değilmiş. Melek ile anlamıştı bunu. Hayatında sevgi eksikmiş. Aşkı hiç yaşamamış. Hiç bugüne kadar kalbi ağzından çıkacak kadar heyecanlanmamış. Hiçbir gece sevdiğinin özlemi ile aniden uyanmamış uykusundan. Arkadaşları ile birlikteyken onların konuştuklarını bugüne kadar hiç bu kadar boşlamamış. Kendisini hiç bu kadar coşkulu, heyecanlı, içi içine sığmaz hissetmemiş. 18 yaşındayken bile bu kadar genç değilmiş. Hayatındaki tek eksik Melek’miş. Eksiğini tamamlamaya ise gücü yetmiyordu. Derin bir offf çekti. Garson “ Hayırdır Halis abi bir sıkıntın mı var?” Derken endişeliydi. Böyle görmemişti şimdiye kadar kendisini. “ Yok evlat kalbim ağrıdı bir anda, geçer “ dedi gülümsemeye çalışırken. Kadehinin dibinde kalan yudumu bir defada içti.Boğazından geçen içkinin göğsünü yaktığını hissetti bir anda. “ Melek” diye fısıldadı.Yanındaydı Melek. Bu nasıl olmuştu anlamaya çalışıyordu. Sevgiyle bakan iri kahve gözleri, gülen yüzü sevgi doluydu. Sanki iki gün önce “ Halis Bey lütfen, biliyorsunuz bu dileğinizin yerine gelmesi imkansız.Hem eşlerimiz , hem de yaş ve statülerimiz bu ilişki için hiç müsait değil. Rica edeceğim bu konuyu açmadınız sayalım “ diyerek kibarca kendisini reddeden o değildi. Dünyanın en mutlu insanıydı Meleğinin ellerini tutarken. Bir anda meyhanedeki herkes ayaklanmış Halis Bey’in masasına yönelmişti. Şaşkın ne yapacaklarını bilmez halde çırpınıyorlardı. Ambulans sireninin duyulması uzun sürmemişti. Halis Bey kavuşamadığı tek aşkı Melek’in uğurlamasıyla bu hayattan göçüp gitmişti.

Ayla BEŞER

09.09.2020

4 Yorum

Suna Gülgüden

Suna Gülgüden

10 Eylul 2020
Hayatta olmaz olmaz diye bir şey yok!! Böyle şöyler olabiliyor yani!! En azından tadmadığı sevginin gücüyle ölmüş!! Ama hayat dört dörtlğk olmuyor iştee!! Ne yaparsınız??Yine aynı yere geliyoruz!! Elimizdekilerin değerini bileceğiz!!
Suna Gülgüden

Suna Gülgüden

10 Eylul 2020
Elinize sağlık!!
AyşeBelim

AyşeBelim

15 Eylul 2020
Hayat işte. Çok isterken ve kavuşmak için dua ederken bir bakmışsınız ya baskasına gitmiş ya da Melek' le uğurlanmış. O zaman günü istediğimiz gibi yadayalım tabi imkan varsa. Aylacım başarıların daim olsun.
Halit Çalışkan

Halit Çalışkan

17 Eylul 2020
Ayla hanım işte yine hüzünlü hikayelerimize yine kavuştuk hüzünleniyoruz ama hikayeyi güzel yapan da bu hüzün tebrikler başarılarını gönülden kutluyoruz yeni hikayeleri merakla bekliyoruz

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri