DENİZ

DENİZ..

          Gecenin karanlığında camda yansıyan ışığa trenin raylar üzerinde çıkardığı ses karışıyordu,sanki bir müzik eşliğinde  ışıklar  dans ediyordu. Camı sahne gibi kullanarak dalıp gittiği bu ahenk uzunca bir müddet onu meşgul etti.

        Neredeyse İzmit'e yaklaşıyordu tren, bacaklarının  hareketsizlikten uyuştuğunu hissedip restoran vagonuna doğru yöneldi.Çok kalabalık değildi. Bir masaya oturup sade bir kahve söyledi. Yanında getirdiği kitabı eline aldı, önce arkasını çevirdi yazar hakkındaki birkaç cümleyi okudu. Kendisini okuma konusunda pek isteksiz hissetti.Kafasını kaldırınca karşı masada bir delikanlı gözüne çarptı. Rober Hatemo'ya ne kadar benziyor diye geçirdi içinde. Severdi şarkılarını. Galiba farkına varmadan biraz dikkatli bakmıştı delikanlıya ki gülümseyerek, "birine mi benzettiniz" diye sordu. Silkindi birden " özür dilerim, belki daha öncede söyleyen olmuştur ama Rober Hatemo'ya ne kadar benzediğinizi düşünüyordum" dedi  gülerek. 

         Delikanlı yerinden kalktı, elinde  çay fincanı ile masasına yaklaşarak" izin verir misiniz" diye sordu. Cevabı beklemeden oturmuştu bile karşısına. " Evet , daha öncede benzeten oldu, sever misiniz bari kendisini" dedi. " Şarkılarını beğenerek dinliyorum, sesi de çok etkili geliyor bana" diye cevap verdi. Kondoktörün sesi yankılandı bir anda" Arifiye"... Ne çabuk geçmişti zaman. Laf lafı açmış, sohbet zevkle devam etmişti. 

          Yerine geçmek için izin istediğinde delikanlı " epeydir sohbet ediyoruz ama, nereye-neden gittiğini bilmiyorum. Ben Ankara'da yaşıyorum, İstanbul'da bir görüşmem vardı geri dönüyorum. Sen? " dedi. 

         " Annem Ankara'da yaşıyor, babam öldükten sonra ikna edemedim yanıma taşınmaya, hatıralarından kopmak istemiyor. Bu aralar biraz rahatsız, onu kontrol etmeye gidiyorum. Yarın akşam treniyle geri dönecem zaten. Eşim de çok fazla yalnız kalmayı sevmiyor " dediğinde" Öyleyse yarın akşam sana bir yemek ısmarlamak isterim bu yolculuktaki güzel sohbete teşekkür için."  dedi delikanlı. " Daha ismini bile bilmiyorum ben Dilek" elini uzattı tokalaşmak için," memnun oldum bende Deniz " bir yandan ikisi de gülüyordu. Kaç saat sonunda ancak akıllarına gelmişti tanışmak. 

         "Saatlerdir burada sohbet ediyorum , bir akşam yemeğinden ne olacak ki, zaten bir daha da görmem"diye düşünürken bir yandan ," olur, sevinirim"  diye cevap verdi yemek teklifine. 

         Annesi iyice yaşlanmıştı. Aslında onunki yaşlılıktan ziyade çöküş olarak adlandırılabilirdi. Babasının vefatından sonra bir türlü kendisini toparlayamamış, ölümünü kabullenmek istememişti. Kendi yaşam zevki de kaybolunca bir bir hastalıklar baş göstermeye başlamıştı. Yanına gelmesi için ikna çalışmaları her zamanki gibi sonuç vermemiş, boynu bükük, içi buruk ve gözü yaşlı ayrılmıştı yanından. 

          Deniz ile randevulaştıkları yer, Kızılay meydanıydı. Meşhur Gima mağazasının üst katında bir restoran vardı ve orası için karar kılmışlardı. İçeri girdiğinde Deniz'i kendisini bekler buldu. Gülerek "hoş geldin" dedi." Aslına bakarsan çok umutlu değildim geleceğinden. Beni mutlu ettin."Sohbete  trende kaldıkları yerden devam ettiler. Güzel bir akşam olmuştu. Deniz babasıyla birlikte çalışıyordu ama aslında  bir çok fikri ve projesi vardı. Kuşak çatışması şu an için bunları uygulamasına engeldi.

          Trene binerken her ikisi de mutlu ve huzurluydu. Son anda Deniz telefon numarasının yazılı olduğu kağıdı eline tutuşturmuş " Geldiğinde haberim olursa sevinirim" demişti  gülümseyerek. 

        Uykusuzluk ağır basmış, tren hareket eder etmez uykuya dalmıştı. Yolculuk sakin geçmiş , sonunda evine ulaşmıştı. Eşi işe gitmeden önce yetişmişti, kahve içerlerken biraz sohbet etmişler, eşini uğurlayıp günlük hayatına geri dönmüştü. 

          Çok fazla zaman geçmeden annesi vefat etti.Kolu kanadı kırılmış gibi hissetmişti. Cenaze işlemleri için Ankara'ya gitmiş,  annesini babasına emanet edip geri dönme hazırlıklarına başlamıştı. Aklına ,annesini son ziyaret edişi gelmişti. Cüzdanını karıştırıp Deniz'in telefonunu buldu. Deniz çok mutlu olmuştu sesini duyduğuna ancak bir terslik olduğunu sezmişti. "Annemi kaybettim" diyebildi sadece ve ağlamaya başladı. Deniz'in buluşma teklifini reddedip, sadece bilmeni istedim, artık Ankara'ya gelmek için bir sebebim kalmadı" dedi ve telefonu kapattı. 

      Sonraki süreç onun için biraz zorlu geçmişti. Eşinin bencilliği acısını yaşamasına izin vermemiş, zaten zar zor yürüyen evliliklerini sonlandırmışlardı. Çocuklarının olmaması  bu konudaki şansları olmuştu ona göre. 32  yaşında ne yapacağını bilmez halde , hayatta tek başına kalmıştı.  Bir arkadaşının teşviki ile  bir seyahat şirketinde işe başlamıştı.  Tahmin ettiğinden daha çabuk toparlamıştı kendisini. 3-5 ayda bir Ankara'ya gidip anne- babasıyla dertleşip dönüyordu.  

      İş yeri çok yoğun bir ortam olmakla beraber hiç şikayet etmiyor, hatta bu yoğunluğun kendisine iyi geldiğini düşünüyordu. Telefonu çaldığında bir yandan da yeni turlarla ilgili bilgileri kontrol ediyordu. " Alo"  " merhaba" Dilek hanımla mı görüşüyorum"? " Buyrun benim, nasıl yardımcı olabilirim.?"  diye cevap verdi. Daha önce ilgilendiği ve memnun kalan müşteriler , tavsiyelerde bulunuyor, bu nedenle ismiyle arandığı çok oluyordu. 

   "  Ben Deniz"  , bir an için yıllar öncesine gitti. 15 sene geçmişti. "Merhaba" dedi ve hayatında yeni bir dönem başladığını hissetti o anda..

 

AYLA BEŞER

 

30.04.2020

7 Yorum

Gonca

Gonca

30 Nisan 2020
Hoş bir paylaşım olmuş, sevgiler
halit çalışkan

halit çalışkan

30 Nisan 2020
yıllar zalim dün geride kaldı yarın belirsiz günü yaşamak lazım yeni hikayelerini bekliyoruz
Arif Akifoğlu

Arif Akifoğlu

30 Nisan 2020
Bravooo
Suna Gülgüden

Suna Gülgüden

01 Mayis 2020
Okurken çok keyif aldımm, akıcı bir şekilde yazılmış. Tebrik ederimm!!
Aysel Kileci

Aysel Kileci

01 Mayis 2020
Bütün umutsuzlukların içinde bir umut vardır Deniz ve Dilek de bunlardan biri olmuş...Tebrikler...
Ferahi Konukoğl

Ferahi Konukoğl

03 Mayis 2020
Güzel bir öykü. Hayat iniş çıkışlarla dolu.
Ferahi Konukoğl

Ferahi Konukoğl

03 Mayis 2020
Hayatın içinden sahneler. Çok keyifli.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri